roma: ezber bozmak her zaman güzeldir

Favori olmayan tenisçi eski dünya 1 numarası karşısında harika oynadığı müsabakanın son sayısında kullandığı servisin ardından fileye gelerek harika bir voleyle puan alır ve kariyerinin en büyük turnuvasını kazanır. Ama ondan önce...

Hep denir, deriz. Tenis baseline'ın arkasına geçip topa vurmaktan ibaret değildir. Tenis çok güçlü servisler kullanıp, terlemeden aceler ile puan kazanıp üzerine gelen yumuşacık servisleri dağa taşa vurmak da değildir. Tenis kas gerektirdiği kadar zeka da gerektirir, oyun planı gerektirir, çeşitlilik gerektirir.

İtiraf edeyim Maria Jose Martinez Sanchez'e geçen yıl Bastad'da Wozniacki'yi yenip kupayı kaldırana kadar dikkat etmemiştim. O maçı izlerken şunu düşündüm: Drop-shotları bu kadar etkili kullanan bir başka tenisçi görmedim. Hala da geçerli bu görüşüm.

MJMS'in gücü, Wozniacki'ye karşı da, Ivanovic'e karşı da, Jankovic'e karşı da baseline arkasından yetmez. Zekasını ve mükemmel droplarını çıkartın, yani ikisini de ortalama bir tenisçininkilerle değiştirin hiçbir şansı yok. İlk 50'ye girme şansı bile yok. Ama işte her tenisçinin ayrı bir oyun zekası ve planı olmalı. İspanyol'un var. Williamslar'ın ortaya çıkmasından bu yana o kadar çok power-player türedi ki hepsi birbirinin kopyası ve aynı kıyafetleri giyip korta çıksalar birbirlerinden ayırt edemezsiniz oyunlarına bakarak. Arada bir kaç isim çıkıyor ve bunlara kafa tutuyor.

Bugün dikkat ettiyseniz rallilerde genellikle fileye taktı topu. İlk setin sonlarına doğru Jankovic oyunu rallilere zorladı derin toplarla. Bu sayede yetişebildi oyunlarda kendisine.

Sadece bugünkü Jankovic karşısındaki oyuna bakarak değil genel olarak söylüyorum şimdi. İspanyol raket rakibinin bütün korta ayak basmasına neden oluyor. Filenin dibine kadar her yere. Normalde baseline'dan en fazla servis kutusunun biraz içine o da sadece T'den giren tenisçiler MJMS'in bıraktığı droplara yetişebilmek için filenin dibine kadar kaymak zorunda kalıyorlar (bkz: yazının sonundaki 4. foto). Ve rakipler için daha da kafa karıştırıcısı ve can sıkıcısı Sanchez bu vuruşları çok iyi gizliyor.

Her açıdan, üzerine gelen her şiddetteki topa drop uygulayabiliyor. Bu durum rakibin kafasının içinde, onu bir kurt gibi kemirir. Çünkü baseline'da oynanan tempolu bir ralli sırasında gelecek kusursuz bir drop-shot'ın çevrilmesini bırakın o topa yetişilmesi bile zordur. Bu yüzden rakibin kafasında hep bir tedirginlik ile oynamasını sağlıyor MJMS. Siz film izlemeye çalışırken bilgisayarın arkaplanında RAM yiyen bir programın filmin kare kare gösterilmesine neden olduğu gibi, kafanın içinde RAM yer İspanyol raket.

Maria Jose Martinez Sanchez'in oyun tarzını seviyorum. Çok güçlü vuruşlara sahip olmadan da maç kazanılabileceğini (en azından kadınlar tenisinde) gösteriyor. Erkekler tenisinde bu tip oyuncunun ömrü fazla olmaz. Bence istatistiklere yeni bir kalem eklenmeli. Drop-shottan puan çıkartma yüzdesi...

Bugünkü MJMS'in Jelena Jankovic'i 7-6/7-5 yendiği ve kupayı kaldırdığı finali birkaç fotoğraf ile özetlemek gerekirse:

Jelena Jankovic için bugün kort çok büyüktü..

ve durmadan daha da büyüdü...

daha da büyüdü...

droplara yetişmeye çalışmaktan kortta izler bıraktı

maçı kazanmak için filenin bile yardımına muhtaç olan jankovic...

...bir yerden sonra ne yapacağını şaşırmıştı.

(Foto: Getty/Reuters/AP)