öncelikle kimseye köpek falan demiyorum.. underdog'un tam bir türkçe karşılığı yok.. spor müsabakalarından önce favori olmayan tarafa demiş elin ingilizi, amerikalısı..
dün madrid masters ikinci tur maçında ernests gulbis ile rafael nadal karşılaştılar.. e haliyle burada favori nadal'dı ve underdog sıfatını almak da gulbis'e düştü.. gulbis çok yetenekli adam dün anladım bunu.. bir anne şefkatiyle dokunabiliyor toplara.. file ardına bu kadar yumuşak top bırakan oyuncu görmemiştim uzun zamandır.. dünya 1 numarası karşısında o kadar rahat oynadı ki letonyalı, ağzım açık izledim mükemmel oyununu.. kanımca bunda yeteneğinin yanı sıra favori olmamanın verdiği rahatlığın çok büyük önemi vardı.. "karşımda dünya 1 numarası var yenilsem kim ne der ki?" rahatlığıyla oynamak oyun içerisinde normalde yapmayacağı vuruşlar yapmaya yönelendirebiliyor adamı.. bu cesaretin ödülü de oluyor muhakkak..
bugün yine christian bale çakması romanyalı victor hanescu ile novak djokovic oynarken aynı şeyi hissettim.. hanescu'da bir rahatlık "oooh top geliyo, vuruyorum gidiyo" tarzı bir oyun.. djokovic kendini paralarken hanescu sek sek oynar gibi rahat.. sakatlanmasa belki 3. sette maçı alacak..
bunun bir örneği de bu seneki amerika açık'taydı.. alman bjorn phau ilk turda nadal'a ecel terleri döktürdü.. lüksemburglu gilles müller.. adam turnuvadan 1 hafta önce marsel ilhan'la oynamış.. sonra gelmiş, burada 3 eleme maçı geçmiş, ana tabloya atmış kendini.. underdog'un underdog'u.. underdog kare adam.. amacı zaten ana tablo görmek.. fakat işte o zihniyetle maçlar kazandıkça geçtiği her bir tura kar gözüyle bakıyor.. federer karşısında servisleri çok iyi değildi.. çat yenildi.. ha zerre koymamıştır adama, dünya 2 numarasına yenildi çünkü..
genç oyuncuların ileride bu favori olmama durumundan kurtulma şansları var.. ama elinde fazla silahı bulunmayan, ara ara patlama yapabilen ve yaşını başını almış ve hala sıralamada ilk 50'ye giremeyenler ömür boyu underdog kalmaya mahkumlar.. istisnalar vardır.. kaideyi bozmaz..
Read more...