26 Haziran 2010 Cumartesi

kort 18'in laneti

Marsel'i yenerek üçüncü tura çıkan Rumen tenisçi Victor Hanescu, üçüncü turda Daniel Brands ile karşılaştı. İlk iki seti tie-break ile alan Hanescu sonraki seti yine tie-break ile bu sefer kaybetti. Dördüncü sette geriden gelen Brands'ı destekleyen tenisseverler sanırım biraz çizgiyi aşmış. Hanescu dördüncü seti de kaybedince iyice kontrolünü kaybetmiş. Son sette 2-0 geriye düştükten sonra servis atarken arka arkaya bilerek ve isteyerek çift hata yapan Rumen raketin seyircilere doğru tükürdüğünü açıkça görebilirsiniz aşağıdaki videoda (Daha uzun bir video için de link koydum en aşağıya). Ardından sandalye hakemine yürüyüp maçtan çekildiğini belirtmek için elini uzattığında hakemin olayı anlamayıp arkasına bakması da ayır komik. Bundan sonra Hanescu'nun gidip de Brands'ın elini sıkması ise hala aklının başında olduğunu gösteriyor aslında.



Müsabakanın ardından kortta maçı izleyen dört kişi gözaltına alındı. Hakemin olayla ilgili görüşü alındı. İşin ilginci maç 18 nolu korttaydı. Yani 11 saat 5 dakika süren o tarihi maçın oynandığı kort. Previosuly on Court 18. Lost adası. 108. Çıkar ortadaki sıfırı, ne etti? Ve milliyetçi hare.......

http://www.metacafe.com/watch/yt-4PfGVF6CBFQ/hanescu_spits_at_wimbledon_crowd/
http://news.bbc.co.uk/sport2/hi/tennis/8764203.stm

Read more...

maç programı: wimbledon 2010 - gün 6

Read more...

gün sonu: wimbledon 2010 - gün 5

Erkeklerde tablonun üst tarafında kadınlarda ise tablonun alt tarafında son 16’ya kalan tenisçiler belli oldu bugün.

Roger Federer ilk iki maçının aksine bugün Arnaud Clement karşısında müsabakanın tek hakimiydi. Clement tabii en uzun tenis maçı rekorunun elinden alınmasının üzüntüsü ile ne yaptığını bilmiyor bir şekilde korta çıkmış olabilir. Bildiğiniz gibi Clement-Santoro arasındaki mücadele Isner-Mahut’den önce 6 saat 33 dakika ile tarihin en uzun tenis müsabakasıydı. Şaka bi yana bir buçuk saatte dördüncü tura adını yazdırmayı başardı İsviçreli. Sadece 11 basit hata yaparak. Federer’in rakibi benim beklediğim isim olmadı. Feli Lopez’i bekliyordum ben ancak Jurgen Melzer, Fransa Açık’ta aldığı gazla gerçekten iyi gidiyor. Sihirli bir değnek dokunmuş gibi. Üçüncü turda İspanyol Lopez’i ilk seti kaybettiği müsabakada dört sette geçti Avusturyalı.

Dünya iki numarasının çeyrek finaldeki rakibi ya Berdych olacak ya da Daniel Brands. Roland Garros ilk turunda Jo-Willy’e kök söktüren Alman raket Brands Wimbledon’da iki Rus’u (Igor Andreev ve Nikolay Davydenko) arka arkaya devirdikten sonra bugün de Marsel’i eleyen Hanescu’yu geçti ama çok garip bir maçla. Ayrıntılar az sonra. Çel Berdych de Denis Istomin karşısında çok zorlandı ancak beş sette gülen taraf oldu.

Günün erkeklerde Federer ile birlikte en rahat ismi Novak Djokovic’ti. Sırp raket Albert Montanes’i 6-1/6-4/6-4’lük setlerle mağlup ederek dördüncü turu gördü . Son 16’daki rakibi ise eşleşmek isteyeceği en son isimlerden biri. Lleyton Hewitt. Avustralyalı bugün Monfils’e set vermedi. İkinci set tie-breakinde zor anlar yaşasa da her zamanki hırsıyla galip geldi.

Andy Roddick acelerle Kohlschreiber’i turnuva dışına iterken rakibi ise Cilic’in, Ljubicic’in elendiği bölümden gelen Lu Yen-hsun oldu. Tayvanlı. Dördüncü turun en zayıf halkası.

Bugün tamamlanan son ikinci tur müsabakasında sıfat bulamadığım John Isner, Hollandalı Thiemo de Bakker karşısında hiç varlık gösteremedi. İlk seti 6-0 kaybeden Amerikalı diğer setlerde en azından bir kaç oyun aldı da rezil olmadan elendi. Hollandalı da adammış bari. Isner hiç ace atamadı ve ortalama servis hızı kadınlarınki kadardı. 400 küsür kere servis attı üç günde o da insan. O da kol. Benim atarinin kolu 2 gün dayanmıyordu. Yine iyiymiş.

Kadınlarda beklenilen dördüncü tur eşleşmelerinin ilki gerçekleşti. Kim Clijsters bugün Maria Kirilenko’yu, Henin de Petrova’yı geçince gelsin Belçikalılar, gitsin Ruslar. Pazartesi günü güzel müsabaka bizleri bekliyor. Bir başka Belçikalı Yanina Wickmayer şu an hayatta olduğunu dahi yeni öğrendiğim Vera Zvonareva’dan set bile alamadan elendi. Puuuu bak ablalarına da ders al. Şimdi fark ettim bugün Belçika-Rusya maçı varmış resmen. Zvonareva dördüncü turda Jelena Jankovic ile karşılaşacak.

Marion Bartoli dördüncü tura en rahat çıkan isim. Set kaybetmedi. Bir maç eksik oynadı. Kortta en az kalan tenisçi şu ana kadar. Son 16’da Bulgar Pironkvoa ile oynayacak Fransız. Sanki bu maçı da rahat alacak. Venus Williams ise Alisa Kleybanova karşısında maçın başında bir break geriye düşse de buradan çevirdi müsabakayı ve iki sette kazandı. Jarmila Groth ile oynayacak. Slovak kökenli Avustralyalı da Jurgen Melzer gibi patlama yapanlardan son dönemde.

Günün Sonuçları:
[1] R Federer (SUI) d A Clement (FRA) 62 64 62
[3] N Djokovic (SRB) d [28] A Montanes (ESP) 61 64 64
[5] A Roddick (USA) d [29] P Kohlscriber (GER) 75 67(5) 63 63
[12] T Berdych (CZE) d D Istomin (UZB) 67(1) 76(5) 67(8) 63 64
[15] L Hewitt (AUS) d [21] G Monfils (FRA) 63 76(9) 64
[16] J Melzer (AUT) d [22] F Lopez (ESP) 46 63 62 64
D Brands (GER) d [31] V Hanescu (ROU) 67(7) 67(3) 76(7) 63 30 ret. (bacak)
Y Lu (TPE) d F Mayer (GER) 64 64 21 ret. (sol baldır)

İkinci tur
P Mathieu (FRA) d [13] M Youzhny (RUS) 64 26 26 63 64
T De Bakker (NED) d [23] J Isner (USA) 60 63 62

(2) V Williams (USA) d. (26) A Kleybanova (RUS) 64 62
(4) J Jankovic (SRB) d. (28) A Bondarenko (UKR) 60 63
(8) K Clijsters (BEL) d. (27) M Kirilenko (RUS) 63 63
(11) M Bartoli (FRA) d. (Q) G Arn (HUN) 63 64
(17) J Henin (BEL) d. (12) N Petrova (RUS) 61 64
(21) V Zvonareva (RUS) d. (15) Y Wickmayer (BEL) 64 62
J Groth (AUS) d. A Kerber (GER) 63 75
T Pironkova (BUL) d. R Kulikova (RUS) 64 20 ret. (bel)

Read more...

25 Haziran 2010 Cuma

maç programı: wimbledon 2010 - gün 5

Bugün John Isner insan mı değil mi onu göreceğiz. Dördüncü gün üst üste korta çıkıyor Amerikalı. Ayrıca turnuvanın kilit maçlarından biri Henin ile Petrova arasında merkez kortun ilk müsabakası.

Read more...

gün sonu: wimbledon 2010 - gün 4

Bugün Kraliçe geldi. Merkez kortta günün ilk maçını izledi. Seyrettiği maçın Andy Murray’nin maçı olması ironik. Her zaman İskoç kanıyla övünen Bloody Murray, kendisini izlemeye gelen İngiltere kraliçesinin önünde saygıyla eğildi. Olayla alakası bile olmayan Jarkko Nieminen dahi eğildiğine göre...

Kraliçe müsabakadan önce Federer, Djokovic, Serena, Wozniacki, İngiliz tenisçiler ile birlikte birçok tenisçi ile tanıştırıldı. Murray-Nieminen maçından sonra da iki oyuncuyu yanına çağırıp ayaküstü 5 dakika sohbet etti. Bu sırada Murray’nin poposunu kaşıması da komik oldu.

Murray yendi Finlandiyalı rakibini üç sette. Beklediğimden daha kolay geçti. Britanyalı’nın üçüncü turdaki rakibi Gilles Simon. Fransız raket rakibinin sakatlanıp çekilmesi ile maç yapmadan ikinci turu geçti. Bir başka Fransız Jo-Wilfried Tsonga da son seti uzayan beş setlik maç modasına uydu. Alexandr Dolgopolov’u beş sette geçerken son seti 10-8 kazandı 10 numaralı seribaşı. Onun üçüncü turdaki rakibi Tobias Kamke.

Bugün Rafael Nadal direkten döndü. Programı nedeniyle Kraliçe ile tanışamamanın verdiği hayal kırıklığı ile üzgün olan Nadal, Hollandalı Robin Haase karşısında beş sette kazandı. İkinci bir Robin kazası yaşamadık. İspanyol raket, Alman Philipp Petzschner ile karşılaşacak üçüncü turda. Petzschner ilk iki turu da beş setlik maçlarla geçti. Tablonun en alttaki 1/8’lik dilimi beş sete doydu. Isner ve Mahut’nün de burada olduğunu söyleyelim. Isner demişken onun da çiftler maçı ertelendi bugünkü müsabakanın ardından. Tabii ikinci tur maçı da cuma günü araya sıkıştırılacak.

Kadınlarda 1 numaralı seribaşı Serena Williams, ağlak Rus Anna Chakvetadze’yi sildi, süpürdü. 6-0/6-1. İkinci turda Dominika Cibulkova karşısında ilk iki turdaki kadar rahat kazanamaz Serena ama kazanır. Masha Rumen rakibi Olaru’yu set vermeden geçti ve Hantuchova’yı üç sette gçen Barbara Zahlavova ile eşleşti.

19 numaralı seribaşı Svetlana Kuznetsova ikinci turda Anastasia Rodionova’ya elenirken Roland Garros lanetine yavaş yavaş inanmaya başlıyorum. 2007 şampiyonu bir yıl sonra durup dururken emekliliğini açıklar, 2008 şampiyonu şamaroğlanı olur, 2009 şampiyonu bir türlü toparlanamaz. 2010 şampiyonu ve finalisti burada ilk turda elenir... Rodionova Na Li ile karşılaşacak. Na Li’den daha ilerisini göreceğini düşündüğüm Jie Zheng ise ikinci turda takıldı Petra Kvitova’ya. Çek raket, Vika Azarenka ile oynayacak üçüncü turda. Vika’nın kankisi Caroline Wozniacki merkez kort havası teneffüs ettiği günde Tayvanlı rakibi Chang’a set vermeden galip gelerek Anastasia Pavluçenkova ile eşleşti.

İpek Şenoğlu da çiftlerde ilk turda elendi.

Günün Sonuçları:
[2] R Nadal (ESP) d R Haase (NED) 57 62 36 60 63
[4] A Murray (GBR) d J Nieminen (FIN) 63 64 62
[6] R Soderling (SWE) d M Granollers (ESP) 75 61 64
[9] D Ferrer (ESP) d F Serra (FRA) 64 75 67(6) 63
[10] J Tsonga (FRA) d A Dolgopolov (UKR) 64 64 67(5) 57 10-8
[18] S Querrey (USA) d I Dodig (CRO) 62 57 63 76(10)
[25] T Bellucci (BRA) d M Fischer (AUT) 67(11) 76(4) 76(1) 62
[26] G Simon (FRA) d I Marchenko (UKR) W/O (right shoulder)
[32] J Benneteau (FRA) d A Beck (GER) 36 62 46 76(5) 63
[33] P Petzschner (GER) d L Kubot (POL) 64 36 46 63 62
J Chardy (FRA) d L Lacko (SVK) 63 76(4) 46 67(5) 86
X Malisse (BEL) d J Reister (GER) 67(7) 64 61 64
T Kamke (GER) d A Seppi (ITA) 36 62 63 64
F Fognini (ITA) d M Russell (USA) 36 57 75 76(6) 63

[23] J Isner (USA) d N Mahut (FRA) 64 36 67(7) 76(3) 70-68

(1) S Williams (USA) d. A Chakvetadze (RUS) 60 61
(3) C Wozniacki (DEN) d. C Kai-Chen (TPE) 64 63
(7) A Radwanska (POL) d. A Brianti (ITA) 62 60
(9) L Na (CHN) d. (Q) K Nara (JPN) 62 64
(10) F Pennetta (ITA) d. (Q) M Niculescu (ROU) 61 61
(14) V Azarenka (BLR) d. B Jovanovski (SRB) 61 64
(16) M Sharapova (RUS) d. I Raluca Olaru (ROU) 61 64
K Zakopalova (CZE) d. (18) A Rezai (FRA) 57 63 63
A Rodionova (AUS) d. (19) S Kuznetsova (RUS) 64 26 64
P Kvitova (CZE) d. (23) Z Jie (CHN) 64 26 62
B Zahlavova Strycova (CZE) d. (24) D Hantuchova (SVK) 16 62 64
(29) A Pavlyuchenkova (RUS) d. R Vinci (ITA) 62 76(1)
(31) A Dulgheru (ROU) d. (Q) Ro Oprandi (ITA) 62 60
(32) S Errani (ITA) d. A Parra Santonja (ESP) 62 62
D Cibulkova (SVK) d. A Morita (JPN) 67(4) 76(2) 75
(Q) K Kanepi (EST) d. E Gallovits (ROU) 64 75

Jankovic/Scheepers (SRB/RSA) d. Medina Garrigues/Senoglu (ESP/TUR) 64 62

Read more...

favori olmayanların zaferi

Amerikalı raket John Isner, Fransız rakibi Nicholas Mahut’nün fileye geldiğini görüyor ve rakibinin forehand kanadına gönderdiği passing-shot ile servisini kırıyor, bir destana son noktayı koyuyordu. Bitmeyen senfoninin son notası en sonunda icra edilmişti. Son ölçü de çalınmıştı ve artık sanatkarlar tarihe geçmenin verdiği mutluluk ile kazanmanın ya da kaybetmenin hissettirdiklerini yaşamaya fırsat bile bulamıyorlardı.

Rafa olsaydı şöyle derdi: “Unbelievable”

Üç günlük tenis maçı bugünkü 1 saat 5 dakikalık seansla sona erdi. 2,06’lık John Isner, boyu gibi uzun müsabakayı son seti 70-68 alarak kazandı ve ikinci tura çıktı. Rekorlardan bahsetmeyeceğim. Her yerde bulabilirsiniz istatistikleri. Başka bir şeyden bahsedeceğim.

Son üç günde tarihin her zaman gözler önünde değil, arkaplanda da yazılabildiğini gördük, kimsenin önemsemediği bir müsabakanın bir anda nasıl organizasyonun merkezine oturduğunu. Kimsenin önemsemediği iki insanın nasıl bir anda halk kahramanına, önemli şahsiyetlere çevrildiğini gördük. O kort bir hafta önce neyse yine o. O iki adam bir hafta önce neyseler yine onlar. Artık sadece daha çok insan tarafından biliniyorlar. 700 kişilik 18 numaralı kortun çimleri tarihinde hiç görmediği kadar seyirci gördü bugün. O file, o sandalyeler, o dün bozulan skorbord.

Her zaman finale odaklanılır. Bu bir gerçek. Finale gelene kadar geçilen iki haftada neler olmuş neler bitmiş çoğu insanın umrunda değildir. Küçük kapasiteli küçük kortlarda dünya sıralamasında ilk 70’e dahi girememiş tenisçilerin oynadığı oyunlar kimsenin umrunda değildir. Çok sevdiğim metafor ile "Filler tepişirken çimenler ezilir." Onların karşılaşmaları hedefe –finale- gidilen yolda oynanması gereken çerez maçlardır. Bu yüzden o tenisçilerin hikayeleri gözardı edilir, ilgilenilmez onlarla.

John Isner ve Nicolas Mahut bütün insanlara şunu gösterdi. “Biz olmazsak siz final zevkini yaşayamazsınız.” O küçük maçlar görünmez yapıtaşlarıdır sporun. O düşük basamaktaki sporcular görünmez kahramanlardır çoğunlukla. Isner ve Mahut şanslıydılar. Oyunda bir bug buldular ve çok anarşist bir şekilde tarihe geçtiler. Onların adı artık unutulmayacak. Sadece bu ikisi değil atıyorum 12 numaralı kortta ilk gün 3 sette yenilen tenisçi de değerlidir gözümde. Şanssızlığı bu kadar dikkat çekecek bir olayın olmamasıdır maçında. Ama o da turnuvanın yapıtaşlarından biridir. Isner da. Federer de. Siz ilk 10 tenisçilerinden başka tenisçi bilmeyen insanlar, büyük kortlarda Federer’in, Nadal’ın vurduğu passing-shotlarla kendinizden geçerken, onlar da yüreklerini koyar sahaya aslında. Evet oynadıkları tenis belki çoğunlukla göze hoş gelmeyebilir ama orada verdikleri mücadele, akıttıkları ter, arzuları, her şeyleri Merkez Korttaki kodamanlarınki kadar gerçektir. Onların da hikayeleri, sevinçleri ve hayalkırıklıkları vardır.

Bu müsabakada iyi tenis oynanmadı. Bu müsabaka servisler üzerine kuruluydu. Ama o azim, o istek, o inanç, o umut sonuna kadar harikaydı. İki tenisçiden de. Sonuna kadar gerçekti. Bir yerde biri hata yapacaktı. Mahut oldu şanssız kişi. Maç sonrası iki tenisçi de birbirlerine filede sarılırken “favori olmayanlar”ın zaferini kutluyorlardı belki de...

Read more...

24 Haziran 2010 Perşembe

maç programı: wimbledon 2010 - gün 4

Read more...

gün sonu: wimbledon 2010 - gün 3

Efsane maçtan başka neler olmuş anlatamayacağım maalesef. İn dı tabele aşağıda skorlar var. Marsel İlhan'ımız yenildi. Yavaş yavaş olacaktır bu ilerleme. Hala çünkü Grand Slamler dışındaki turnuvalarda bir çeyrek final yok. Önce oralarda gelsin finaller. Grand Slamler'de de ilerleme olacaktır. Sakin olmak lazım Söderling, Pennetta gibi örnekler var önümüzde. Geç açılabilir Marsel. Return oyununa biraz daha dikkat. Servis oyunu günden güne gelişiyor zaten.

Günün Sonuçları:
[1] R Federer (SUI) d I Bozoljac (SRB) 63 67(4) 64 76(5)
[3] N Djokovic (SRB) d T Dent (USA) 76(5) 61 64
[5] A Roddick (USA) d M Llodra (FRA) 46 64 61 76(2)
D Brands (GER) d [7] N Davydenko (RUS) 16 76(5) 76(8) 61
[12] T Berdych (CZE) d B Becker (GER) 75 63 64
[15] L Hewitt (AUS) d E Korolev (KAZ) 64 64 30 ret.
[16] J Melzer (AUT) d V Troicki (SRB) 67(5) 46 63 76(6) 63
[21] G Monfils (FRA) d K Beck (SVK)  64 64 67(4) 64
[22] F Lopez (ESP) d R Berankis (LTU) 75 46 63 64
[28] A Montanes (ESP) d B Evans (USA) 36 63 67(5) 61 64
[29] P Kohlschreiber (GER) d T Gabashvili (RUS) 76(6) 57 26 76(5) 97
[31] V Hanescu (ROU) d M Ilhan (TUR) 64 64 36 63
A Clement (FRA) d P Luczak (AUS) 67(4) 63 63 64
Y Lu (TPE) d M Przysiezny (POL) 64 76(7) 63
F Mayer (GER) d M Fish (USA) 67(2) 63 64 64
D Istomin (UZB) d R Schuettler (GER) 63 76(5) 46 46 61

(2) V Williams (USA) d. E Makarova (RUS) 60 64
(4) J Jankovic (SRB) d. A Wozniak (CAN) 46 62 64
(8) K Clijsters (BEL) d. K Sprem (CRO) 63 62
(12) N Petrova (RUS) d. C Yung-Jan (TPE) 63 64
A Kerber (GER) d. (13) S Peer (ISR) 36 63 64
(15) Y Wickmayer (BEL) d. K Flipkens (BEL) 76(9) 64
(17) J Henin (BEL) d. K Barrois (GER) 63 75
(21) V Zvonareva (RUS) d. (Q) A Hlavackova (CZE) 61 64
(26) A Kleybanova (RUS) d. A Kudryavtseva (RUS) 64 62
(27) M Kirilenko (RUS) d. (Q) S Perry (USA) 61 64
(28) A Bondarenko (UKR) d. V Lepchenko (USA) 46 64 63
R Kulikova (RUS) d. (30) Y Shvedova (KAZ) 62 64
J Groth (AUS) d. (33) M Oudin (USA) 64 63
T Pironkova (BUL) d. V Dushevina (RUS) 63 64
(Q) G Arn (HUN) d. A Molik (AUS) 75 64

Read more...

beni bekleme sevgilim işim uzadı

"Futbol 90 dakikadır ve sonunda Almanlar kazanır." Tenis süre sınırlaması olmayan bir spordur, sonu olmayabilir, kazananı da.

Eskiden Eurosport'ta tenis maçlarını izlerken Agassi ile Sampraslı bir reklam dönerdi. 90ların sonu olması lazım. Agassi ile Sampras hiç bitmeyen bir puan oynuyorlardı. Maçı anlatan John McEnroe kenarda baymışken iki Amerikalı raket günlerce, mevsimlerce puanı almak için ralliye devam ediyorlardı.






Neredeyse gerçek oldu Nike'nin bu reklamı. Bugün kimse Wimbledon'daki diğer maçları umursamıyordu gün bittiğinde. Herkesin dilinde Nicolas Mahut ile John Isner arasındaki bitmeyen, bitemeyen maç vardı.

Salı günü başlayan mücadelede dört setin sonunda yeterli ışık kalmayınca müsabaka çarşamabaya ertelenmişti. İki oyuncu da bu durumdan sıkılmışlardı mutlaka. "Öööf yarın çıkıcam bir set daha mı oynayacağım" şimdi şeklinde söylenmişlerdir. Ama daha fazlası olacağını nereden bilebilirlerdi ki. Bugün saat 16.00 sularında başladı son set. Servis kırılmadan devam etti oyunlar. 2-2, 5-5, 7-7, 9-9... Oyunlar çift hanelere geldiğinde artık müsabakanın sonu da yaklaşıyor diye daha heyecanlı izlemeye başladı seyirciler. İki tenisçi de bırakın servis kırdırmayı, birbirlerine servis kırma puanı dahi vermediler. 15-15, 19-19, 22-22...

Dünya Kupası'nda C Grubu'nda ikinci tura çıkanlar belli oldu. Isner ve Mahut hala oyunlara devam ediyorlardı. Son setinde en fazla oyun oynanan maç oldu. Durmadılar. Tenis tarihinin en uzun süren maçı oldu, yorulmadılar. 25-25, 29-29, 33-32... Isner 2 maç puanı yakaladı ama ikisini de kullanamadı. Tişörtleri sırtlarına yapıştı, servisleri çok yavaşladı bıkmadılar, usanmadılar. Soyunma odalarında diğer tenisçiler toplanmış bu maçı izliyorlardı. Programda bundan sonra gözüken maçın oyuncuları beklemekten çürümeden boş kortlara alındı. 36-36, 42-42, 49-49... Ntvspor yayına bağlandı. Skorbord bozuldu. Ace rekoru kırıldı. Hava kararmaya başladı. Hata yapmadılar, dikkatlerini dağıtmadılar. 50-50, 52-52, 56-56... Dev Isner'ın kolunu kıpırdatacak hali kalmadı, Mahut daha çevikti. Seyirciler overdose'dan öleceklerdi. Hava karardı ve 59-59'da bıraktılar. Asla bitmeyen maç üçüncü gününe girdi.

Son set tek başına bundan önceki en uzun maç rekorunu kırıyordu 426 dakika ile. Bundan önceki rekor 393 dakika ile Clement-Santoro ikilisinindi. Roland Garros 2004'te. Toplamda ise tam 600 dakika. 10 saat. Düşüncem şu ki bu maç ikinci güne sarkmasaydı bu kadar uzamayacaktı. İkinci gün korta dinç çıkan tenisçiler oyunlar çift haneye gittikten sonra enerjilerini daha temkinli kullandılar. Hata yapmamaya daha da özen gösterdiler bunun için agresif oynayıp da risk almamayı seçtiler.

Müsabakanın ardından pardon henüz bitmeyen sadece ara verilen müsabakanın ardından Isner ve Mahut'nun içeri girmesine izin verilmeyip de iki üç kelam alınması onlardan garibime gitti. Bırakın adamlar ayakta duramıyor zaten bir de konuşturuyorsunuz.

Yukarıdaki reklamda maçı anlatan John McEnroe ise durumdan çok memnundu. "Çok gururluyum bu tenis için harika bir reklam. Bazen hak ettiğimiz ilgiyi ve saygıyı göremiyoruz" dedi.

Karşılaşma yarın(bugün) 17.30'da kaldığı yerden devam edecek.

Read more...

23 Haziran 2010 Çarşamba

maç programı: wimbledon 2010 - gün 3

Marsel'in maçı 17 numaralı korttaki üçüncü maç. Akşam 7-8 gibi başlayacak müsabaka. Bu arada Federer de Merkez Kort'ta değil 1 nolu kortta.

Read more...

gün sonu: wimbledon 2010 - gün 2

Bugün acelesi olan iki kadın vardı kortlarda. 2004 şampiyonu Maria Sharapova vatandaşı Anastasia Pivavarova’yı yenerken hiç de sıkıntı çekiyormuş gibi bir görüntü çizmedi. Sadece 54 dakika kortta kalan Masha, çok iyi bir servis performansı gösterdi. Dördüncü turdaki olası Serena-Maria eşleşmesine ikişer maç kaldı şimdi. Son şampiyon Serena Williams da 17’lik Michelle Larcher de Brito’ya ilk sette oyun vermeyerek adeta gövde gösterisi yaptı. de Brito bi yerden sonra oturup ağlayacaktı. Altı oyunluk ilk sette 20 winner ne demek yahu. Oyun başına 3’ten fazla winner demek. Maç toplamında ise oyuna soktuğu 27 ilk servisin hepsinden puan çıkartmayı başarması -başka bir tabirle- ilk servisinden puan çıkartma oranının yüzde 100 olmasına hiçbir şey diyemiyorum. Bu maç da bir saatte sonuçlandı. Maria Sharapova ikinci turda Rumen Olaru ile oynayacak. Oluru var. Hızlı bitebilir bu müsabaka da. Serena’nın rakibi ise Anna Chakvetadze. Mental olarak kötü diye eleştirdiğim Rus raket Andrea Petkovic karşısında geriden gelerek kazandı maçı.

Bir başka kortta işini hızlı bitiren isim Caroline Wozniacki’yidi. O da rakibine 2 oyun vererek 47 dakikada korttan ayrıldı. Tathiana Garbin’di rakibi söyleyelim de buradan utansın, yüzü kızarsın. Danimarkalı Caro’nun olası çeyrek final rakibi ve can ciğer kuzu sarması Victoria Azarenka, yıllar sonra kortlara dönen, elemelerden ana tabloya çıkmayı başaran 99 yarı finalisti Mirjana Lucic’i 6-3’lük iki set ile mağlup ederek ikinci tura yükseldi. Caro, Tayvanlı Kai-Chen Chong ile karşılaşacak ikinci turda, Vika ise Bojana Jovanovski. Sırplar da irili ufaklı doldurmaya başladılar ana tabloyu ya hadi bakalım.

İlk gün Fransa Açık şampiyonumuz Francesca Schiavone elenmişti daha ilk maçında. Ne zaman çektirdiğini anlayamadığım çıplak fotolarıyla beraber gözlerden ırak yerlere çekildi. Diğer finalist Sam Stosur da bugün kaybetti. Elemelerden gelen 2008 Roland Garros çeyrek finalisti Kaia Kanepi’den set alamadı Avustralyalı. Tarihte ilk defa Roland Garros finalistleri Wimbledon’da ilk turda elenmiş oldu böylece. Rezai ile Rybarikova arasındaki müsabaka da nefesleri kesti. Üç sete giden maçı Fransız Rezai kazandı.

Seribaşı Çinliler Na Li ve Jie Zheng tur atlarken, dün elenen ev sahibi raketlerden sonra bugün korta çıkan iki Britanyalı da elendi. Böylece kadınlar tablosunda hiç ev sahibi tenisçi kalmadı. Britanya bayrakları daha mahsun artık. Tanımasam da getirip önüme sorsalar, nereli bu deseler İngiltere’nin aklımın ucundan bile geçmeyeceği fakat İngiliz olan Anne Keothavong, aslında Avustralyalı olmayan ama Kangurular için ter döken Anastasia Rodionova’ya ilk seti kazandığı müsabakayı kaybetti. Akşam saatlerinde Heather Watson’ın da İtalyan Oprandi’ye mağlubiyeti boğazlarda düğüm oldu İngilizler adına.

Şaka maka bu arada Romanya şov yaptı. Beş tenisçisi de tablonun üst tarafına toplanmıştı. Bunlardan dördü ikinci tura yükselme başarısını gösterdi. Elenen isim ise beni en çok üzen isim oldu: Sorana Cirstea. Samantha Stosur dışında elenen sadece bir seribaşı vardı. O da Dominika Cibulkova’ya yenilen Lucie Safarova. Toprak sezonunda topladığı ekstra puanları harcamadan duramıyor. Millerle uçuyor vallahi. Daniela Hantuchova ile Vania King arasındaki maç da hava kararıp anneleri eve yemeğe çağırınca yarım kaldı.

Rafael Nadal için zor kura çektiğini düşünüyordum. İlk turda Kei Nishikori. Her ne kadar üretim hatası olursa olsun düzgün bir oyunu var. İkinci turda James Blake. Eski formundan çok uzak olsa da bir tehdit. Belli olmazdı. Ve Ernests Gulbis. Önce Ernie sakatlığından ötürü turnuva başlamadan çekildi. Ardından bugün James Blake, Robin Haase karşısında döküldü. Rafa da Japon rakibini rahat geçince bir anda önü açıldı. Hollandalı Haase ikinci bir Robin’lik yapmaz heralde.

Andy Murray ilk servis oyununu kırdırarak başladığı müsabakada Jan Hanek’e set vermeden kazanmayı bildi. Nasıl bir tutuştuysa artık kazanmış maçını. İkinci turda Jarkko Nieminen ile oynayacak. Bir sürpriz gelir mi?

Nadal’ın çeyreğindeki Mahut ile Isner arasındaki olası beş setlik maç harbiden beş sete gitti ama hava kararınca o müsabakayı da ertesi güne ertelemek zorunda kaldılar. Seribaşılardan Ferrer, Youzhny, Söderling, Simon, Querrey, Tsonga ve Benneteau sorunsuz bir biçimde bir üst tura isimlerini yazdırdılar.

İspanyollar döküldü. Toprak kortta efelenen bu adamlar –Nadal ve Lopez’i ayrı tutuyorum- çim oldu mu bir pısıyorlar ki sormayın. 8 numaralı seribaşı Fernando Verdasco, 14 numaralı seribaşı Juan Carlos Ferrero ve 19 numaralı seribaşı Nicolas Almagro’yu kaybettik. Bunun dışında seribaşı olmayan beş İspanyol da turnuvaya ilk turdan veda etti. Elenen seribaşılardan birisi de Rum raket Marcos Baghdatis’ti. Bu arada erkekler ana tablosunda zaten toplasan bir ninja kaplumbağa elindeki parmak sayısını geçmeyecek kadar olan Britanyalı tenisçilerden Andy Murray olmayanı bugün maçını kaybetti. Erkekler ve kadınlar ana tablosunda yoluna devam eden bir Britanyalı var artık. Türk sayısı ile eşit yani. Maaşallah tütütütü.. Tenisin beşiği standartlarına gelmişiz.

Günün Sonuçları:
(1) S Williams (USA) d. M Larcher de Brito (POR) 60 64
(3) C Wozniacki (DEN) d. T Garbin (ITA) 61 61
(Q) K Kanepi (EST) d. (6) S Stosur (AUS) 64 64
(7) A Radwanska (POL) d. M Czink (HUN) 63 63
(9) Li Na (CHN) d. (WC) C Scheepers (RSA) 76(5) 62
(10) F Pennetta (ITA) d. A Medina Garrigues (ESP) 64 60
(14) V Azarenka (BLR) d. (Q) M Lucic (CRO) 63 63
(16) M Sharapova (RUS) d. (LL) A Pivovarova (RUS) 61 60
(18) A Rezai (FRA) d. M Rybarikova (SVK) 67(8) 62 75
(19) S Kuznetsova (RUS) d. A Amanmuradova (UZB) 62 67(5) 64
(23) Z Jie (CHN) d. P Parmentier (FRA) 75 64
D Cibulkova (SVK) d. (25) L Safarova (CZE) 76(5) 64
(29) A Pavlyuchenkova (RUS) d. I Benesova (CZE) 63 64
(31) A Dulgheru (ROU) d. K Date Krumm (JPN) 62 67(3) 61
(32) S Errani (ITA) d. J Coin (FRA) 62 64
A Parra Santonja (ESP) d. O Govortsova (BLR) 63 26 64
R Vinci (ITA) d. S Bammer (AUT) 63 63
P Kvitova (CZE) d. S CIrstea (ROU) 62 62
B Zahlavova Strycova (CZE) d. E Vesnina (RUS) 61 63
K Zakopalova (CZE) d. Y Meusburger (AUT) 67(1) 61 60
A Rodionova (AUS) d. A Keothavong (GBR) 36 62 64
A Brianti (ITA) d. J Craybas (USA) 62 75
C Kai-Chen (TPE) d. A Rus (NED) 60 26 63
E Gallovits (ROU) d. T Bacsinszky (SUI) 46 75 63
A Morita (JPN) d. T Tanasugarn (THA) 75 61
B Jovanovski (SRB) d. C Dellacqua (AUS) 61 60
I Raluca Olaru (ROU) d. A Cornet (FRA) 57 64 64
A Chakvetadze (RUS) d. A Petkovic (GER) 36 64 64
(Q) R Oprandi (ITA) d. (WC) H Watson (GBR) 64 16 63
(Q) M Niculescu (ROU) d. G Dulko (ARG) 63 62
(Q) K Nara (JPN) d. M Duque Marino (COL) 64 62
(24) D Hantuchova (SVK) vs. V King (USA) 67(4) 76(4) - tamamlanamadı

[2] R Nadal (ESP) d K Nishikori (JPN) 62 64 64
[4] A Murray (GBR) d J Hajek (CZE) 75 61 62
[6] R Soderling (SWE) d R Ginepri (USA) 62 62 63
F Fognini (ITA) d [8] F Verdasco (ESP) 76(9) 62 67(6) 64
[9] D Ferrer (ESP) d N Kiefer (GER) 64 62 63
[10] J Tsonga (FRA) d R Kendrick (USA) 76(2) 76(6) 36 64
[13] M Youzhny (RUS) d D Sela (ISR) 63 64 46 76(2)
X Malisse (BEL) d [14] J Ferrero (ESP) 62 67(6) 76(5) 46 61
[18] S Querrey (USA) d S Stakhovsky (UKR) 76(4) 63 21 ret.
A Seppi (ITA) d [19] N Almagro (ESP) 76(4) 76(7) 62
N Mahut (FRA) vs [23] J Isner (USA) 46 63 76(7) 67(3) - tamamlanamadı
L Lacko (SVK) d [24] M Baghdatis (CYP) 63 26 63 61
[25] T Bellucci (BRA) d R Mello (BRA) 64 64 64
[26] G Simon (FRA) d G Alcaide (ESP) 63 64 76(0)
[32] J Benneteau (FRA) d K Vliegen (BEL) 26 67(6) 61 62 75
[33] P Petzschner (GER) d S Robert (FRA) 64 76(6) 46 26 64
R Haase (NED) d J Blake (USA) 62 64 64
A Dolgopolov (UKR) d M Chiudinelli (SUI) 64 63 63
P Mathieu (FRA) d M Gicquel (FRA) 61 75 36 61
L Kubot (POL) d B Kavcic (SLO) 46 62 62 63
J Nieminen (FIN) d S Koubek (AUT) 64 76(3) 57 62
T Kamke (GER) d G Garcia-Lopez (ESP) 57 26 75 64 64
M Russell (USA) d P Riba-Madrid (ESP) 63 76(1) 26 76(1)
I Dodig (CRO) d O Hernandez (ESP) 61 63 63
M Granollers (ESP) d F Gil (POR) 63 60 64
I Marchenko (UKR) d M Berrer (GER) 63 75 ret.
J Chardy (FRA) d D Gimeno-Traver (ESP) 63 63 61
A Beck (GER) d J Baker (GBR) 76(4) 63 64
T De Bakker (NED) vs S Giraldo (COL) 67(4) 64 63 57 - tamamlanamadı
M Fischer (AUT) d G Soeda (JPN) 64 63 61
F Serra (FRA) d S Greul (GER) 76(2) 63 62
R De Voest (RSA) d J Reister (GER) 64 75 36 62

Read more...

22 Haziran 2010 Salı

dustin brown'ın hikayesi

Geçen hafta saçları üzerinden bir post göndermiştim Dustin Brown hakkında.

Dün oynanan Wimbledon ilk tur karşılaşmasında Roland Garros yarı finalisti Jurgen Melzer'e yenilirken çok da üzgün değildi Jamaikalı tenisçi. Jamaika'dan çıkmış en iyi tenisçi olan Brown, Avusturyalı'dan set almanın sevincini bile yaşıyor desek abartmış olmayız.

Alman bir anne ile Jamaikalı bir babanın ortak yapımı olarak 1984 yılında dünyaya gelen Dustin ailesi ile birlikte 1996'ya kadar Almanya'da yaşadı. Almanya'da rahat rahat yaşarken bir yandan da Amerikalı Kim Michael Wittenberg'ten tenis öğreniyordu. Fakat 96'da Jamaika'ya Montego Bay'e taşınan ve maddi olarak durumu kötüleşen ailesi nedeni ile zorluklar yaşadı. Bizim Türkiye gibi hayal edin oradaki tenisin durumunu. Belediyelerin yaptığı iğrenç kortlar gibi yerlerde oynadı. Daha çok çalıştı, daha iyi oynadı. Dikkat çekince düzgün kortlarda biraz daha iyi koşullarda tenisine devam etti. Bu noktada Brown yeterince finansal destek göremedi. Tabii Jamaika deyince akla sprinterler geliyor. Ve Türkiye gibi en çok masraf yapılan spor dallarından biri futbol. Tenise ise hiç ama hiç önem verilmiyor. Aslında sormak lazım. Acaba teniste hiçbir başarı olmadığı için mi yatırım yapılmıyor. Yoksa yatırım yapılmadığı için mi başarı gelmiyor. İkisi iç içe aslında. Kendi kuyruğunu yutan yılan gibi.

Annesinin aklına bir gün bir fikir gelmiş. Dustin'in Futures turnuvalarına daha rahat gidebilmesi (harcama olarak tabi) adına 2004'te bir karavan alan Inge sayesinde her turnuvaya 100 euro daha az harcayarak gidiyormuş Dustin. İçinde tuvaleti, mutfağı ve üç yatağı bulunan karavanı ile o turnuva senin bu turnuva benim dolaşan Jamaikalı ufak ufak adımlarla 6 yılda buralara geldi. Önce Almanya içinde bir yıl takılmış, ardından İtalya ve tüm Avrupa'daki turnuvalara katılabilecek kadar para biriktirmeyi başarmış. Çoğu akşamlar sadece makarna yemiş ama önemli galibiyetlerden sonra dışarıda ziyafetler de çekmiş kendine.

Karavanın plakası CE DI 100. Yani Dustin'in doğum yeri Celle'in ilk iki harfi ve Dustin ve Inge'nin baş harfleri. 100 ise hedef. ATP sıralamasında ilk 100'e girmeyi hedefleyen Jamaikalı ve ailesi bunu geçtiğimiz aylarda başardı ve Brown 99. sıraya kadar yükseldi. "Bunun gerçekleşeceğine inanıyor muydun" sorusuna ise "Hayır" diyerek cevap veriyor 25 yaşındaki tenisçi. Ancak hala Jamaika Tenis Birliği'nin kendisi ile ilgilenmemesi onu üzüyor. Cuma günü bir e-mail gelmiş, Jamaika Tenis Birliği Başkanı'ndan. "Wimbledon'a aldığın wildcard için tebrik ederim" mealli. Ama sorun şu ki sakatlanıp çekilen tenisçiler yüzünden Dustin direkt olarak ana tabloya girmişti.

Rastalı saçları ile kortta fark edememenin imkansız olduğu Jamaikalı, Wimbledon ilk turundan sonraki basın toplantısında Britanya vatandaşlığı hakkında konuştu. Dede tarafından Britanya kökeni bulunan tenisçi eğer Lawn Tennis Association'dan bir istek gelirse bunu düşünebileceğini söyledi. En son 2002'de Jamaika adına Davis Cup'ta mücadele etti. Zaman aşımı gerçekleşti. Britanya tenisinin içler acısı hali de gözümüzün önünde olduğuna göre taze bir kan faideli olabilir. Dustin Brown açısından da daha fazla finansal destek ve daha fazla ciddiye alınmak anlamına gelecektir bu transfer. Almanya adına da mücadele edebilir aslında ama kendisi Almanya'nın 13 numarası olmaktansa İngiltere'nin daha üst basamaklardaki bir tenisçisi olmanın daha iyi olacağını söylüyor.

http://www.nytimes.com/2010/06/21/sports/tennis/21brown.html?ref=tennis
http://www.wimbledon.org/en_GB/news/interviews/2010-06-21/201006211277140385425.html

Read more...

foto: stop war start tennis

"Savaşı durdurun, tenise başlayın"

böyle değil...

böyle hiç değil...

amen


yerlerdeyiz.

Read more...

maç programı: wimbledon 2010 - gün 2

Read more...

gün sonu: wimbledon 2010 - gün 1

Ben bu filmi daha önce de görmüştüm. Ama nedense bu sefer daha mutlu oldum. Marsel İlhan 2009 Amerika Açık'ta da ilk turda Christophe Rochus karşısında ilk iki seti kaybetmişti. Yine de maçı kazanmayı başarmıştı. Ancak o zamanlar ikinci turdaki rakibi John Isner'dı ve Marsel'in onu geçmesi imkansızdı. Bir ilki başardığı için mutluydum Marsel ve o bana yeterdi. İlk turda kaybetse bile.

Bu sefer farklıydı. Marsel'in üçüncü Grand Slam ana tablosuydu ve kurası gerçekten çok ama çok şanslıydı. İlk turda bir toprakçı ve 31 yaşına gelmesine rağmen Wimbledon'da ikinci tur görememiş bir isim, yine ikinci turda bir toprakçı ve üçüncü turda sakatlıktan yeni çıkmış olan ve Wimbledon'da bir türlü istediğini alamayan Davydenko. İlk tur anahtar noktaydı. Kuralar çekildiğinde dördüncü tur hayal değil demiştim.

Marsel bugün ilk iki seti kaybettiğinde gerçekten sinirlendim. Çünkü çok rezil bir oyun oynuyordu ilk setin ortasından itibaren. Özellikle return oyununda etkisizdi ve kendi servisinde ikinci servislerinde yetersizdi. File önünde kötüydü. Bu kadar iyi bir tablo varken önünde böyle kötü oynamasını kabul edemezdim.

Üçüncü sette toparlandı. Üçüncü seti kazanması, rakibinin setin sonunda mola alıp onu soğutmaya çalışmasına rağmen bunu başarması güvenini tazelerken 31 yaşındaki raket fiziksel olarak da oyundan düşmeye başlamıştı. Dördüncü sete de fırtına gibi girdi Marsel. Müsabakanın başından beri oynaması gereken oyunu oynuyordu. Normalde dediğim gibi set bile vermemesi lazımdı Daniel'e. Sonuçta kazandı Marsel üç sette. Şimdi Hanescu ile oynayacak. Asıl beş sete gitmesi gereken müsabaka da bu.

Bugün Marsel ile aynı saatlerde bir başka heyecanlı maç merkez korttaydı. Roger Federer Alejandro Falla'yı üç sette geçer diyordum ama Kolombiyalı son aylarda sürekli İsviçreli ile oynaya oynaya bağışıklık kazanmış demek ki. Falla ilk seti 7-5 kazandığında ben Federer’in geri döneceğini ve 4 sette kazanacağını düşünmüştüm. İkinci seti de Falla alınca “Yoksa rüyam gerçek mi oluyor?” dedim. Zira İsviçreli’nin forehandleri hiç olmadığı kadar kötüydü. Falla da backhandler ile zorluyordu. Federer her zamanki gibi umutlandırıp üzdü. Servis kırdırarak başladığı dördüncü setin tie-breakindeki 7-1’lik skor beşinci sete yansıdı ve son sette Falla’dan arda kalanlar bir oyun bile almaya yetmedi. Psikoloji önemli tabi. Bu müsabaka ile aynı anda oynanan İsviçre-Şili maçından yenik çıkan İsviçre bu galibiyet ile biraz olsun sevinmiştir. Maçtan önce “Federer hemen bitirip futbol maçını izleyecek” diyenler de ters köşeye yatmış oldular. Dünya 2 numarası ikinci turda elemelerden gelen Sırp Ilija Bozoljac ile karşılaşacak. Yazık oldu çocuğa fena harcar Federer bunu.

Bir başka epik maç da Marsel’in olası üçüncü tur rakibi Nikolay Davydenko ile Güney Afrikalı Kevin Anderson arasındaydı. Rus raket de 2-0 geriden geldi ve son seti 9-7 kazanarak ikinci tura atladı. Anderson’un aklı Dünya Kupası’nda mıydı? Davydenko Daniel Brands ile karşılaşacak ki Fransa Açık ilk turunda Tsonga’yı beş sete götürmüştü Alman raket. Burada da ilk turda Igor Andreev’e set vermedi. Rus’un işi çok ama çok zor.

Novak Djokovic, “Bu turnuvada benden bir şey beklemeyin” dedi. Demedi de bugünkü ilk tur maçı ile bunu ima etti. Olivier Rochus geçenlerde yenmişti bunu. Hatırlamıyorum ve bakmaya üşendim gecenin üçünde. Kısacık boyuyla neredeyse eliyordu yine Sırp’ı. Djoker ikinci turda Taylor Dent ile karşılaşıyor. İyi servis atan bir adam Dent. Ayağını denk alacak Djokovic yoksa işi zor. Bu arada Rochus-Djokovic maçının üçüncü setinde hava karardığı için merkez kortun çatısı kapatıldı. İşe yarıyor yani.

Seribaşılardan Andy Roddick rahat kazanan ender isimlerden. Üç sette geçti vatandaşı Ram’i. Rakibi Michael Llodra ki ikinci turun en çekişmeli maçı olabilir. Marsel’in ikinci tur rakibi Makinist Victor Hanescu ise geçen yılın Junior Wimbledon şampiyonu Andrey Kuznetsov karşısında beş sette galip gelebildi. Kuznetsov’dan daha çok korkuyordum ben Marsel için. Şimdi biraz daha umut var. Lleyton Hewitt’in set kaybetmesini yadırgadım, Monfils’in de kaybetmemesini.

Elenen seribaşılar var ve bunlardan ikisi Hırvat. Ivanisevic’in kemikleri ağrıyordur şimdi ama havalardandır o, yağmur gelecek. Ljubicic’i anlarım da Cilic sana hiçbir şey demiyorum. Federer’in vatandaşı Wawrinka’ya Bursa’dan gol haberi gelmiş ve İsviçre’nin kaybettiğini duyunca moral olarak çöktüğü için de beş sette Istomin’e mağlup olmuş desem inanacak adam vardır mutlaka. Istomin afferin.

Kadınlar tarafında Belçikalıların günüydü. İlk önce Kim Clijsters 6-0/6-3 ile hemencecik bitiriverdi maçını Elena Camerin karşısında. Wickmayer ise beklediğim gibi Alison Riske karşısında zorlandı. Amerikalı wildcard ilk sette servis kırarak önce geçse de tie-break’e engel olamadı be ilk seti kaybetti. İkinci seti kazanan genç raket son sette 6-3 mağlup olunca hayali başlamadan bitmiş oldu. Wickmayer’in rakibi ise vatandaşı Kirsten Flipkens oldu. 17 numaralı seribaşı Justine Heninimiz de Anastasija Sevastova karşısında iki sette güldü ve adını ikinci tura yazdırdı. Rakibi Kristina Barrois. Daha geçen hafta karşılaştılar ve Juju kazandı.

Erkek arkadaşı Igor Andreev ile aynı anda farklı kortlarda mücadele eden Maria Kirilenko, ilk seti kaybettiği müsabakada gelecek vaat eden İsviçreli Stefanie Vögele’yi mağlup etmeyi başardı.

Fransa Açık şampiyonnu Schiavone yabancısı olduğu zeminde bir güzel ilk turda elendi. Biz bunları bloglarımızda yazdık. Zafer sarhoşluğu ile alakası yok olayın. Schiavone her ne kadar all-arounder gibi gözükse de pek değil. Wimbledon'ın "Hiçbir şey imkansız değildir" yazılı tişörtlere cevabı sert oldu. Onu mağlup eden isim ise İstanbul Cup 2009 şampiyonu Vera Dushevina.

Venus Williams çok rahat bir şekilde bir üst tura çıkarken onun 1/8’inde bulunan Ana Ivanovic ilk turda Shahar Peer’den set alamayarak turnuvaya veda etti. Diğer sırp Jelena Jankovic ise ev sahibi raketlerden Laura Robson’ı (Bobby Robsonla alakası yok ne güzel ki) geçerken tablonun alt tarafında bir tane bile Britanyalı kalmaması içler acısı bir hal. Melanie South, Katie O’Brain ve Elena Baltacha’nın elenmelerinden sonra tablonun üst tarafındaki Anne Keothavong ve Heather Watson’ın ağzının içine bakıyor Britanyalılar.

Günün Sonuçları:

[1] R Federer (SUI) d A Falla (COL) 57 46 64 76(1) 60
[3] N Djokovic (SRB) d O Rochus (BEL) 46 62 36 64 62
[5] A Roddick (USA) d R Ram (USA) 63 62 62
[7] N Davydenko (RUS) d K Anderson (RSA) 36 67(3) 76(3) 75 97
F Mayer (GER) d [11] M Cilic (CRO) 62 64 76(1)
[12] T Berdych (CZE) d A Golubev (KAZ) 76(5) 62 62
[15] L Hewitt (AUS) d M Gonzalez (ARG) 57 60 62 62
[16] J Melzer (AUT) d D Brown (JAM) 63 46 62 63
M Przysiezny (POL) d [17] I Ljubicic (CRO) 75 76(5) 63
D Istomin (UZB) d [20] S Wawrinka (SUI) 67(5) 61 26 76(4) 63
[21] G Monfils (FRA) d L Mayer (ARG) 61 76(9) 62
[22] F Lopez (ESP) d J Levine (USA) 76(2) 36 62 63
[28] A Montanes (ESP) d P Lorenzi (ITA) 63 76(5) 62
[29] P Kohlschreiber (GER) d P Starace (ITA) 63 36 63 60
P Luczak (AUS) d [30] T Robredo (ESP) 26 76(3) 62 75
[31] V Hanescu (ROU) d A Kuznetsov (RUS) 67(4) 76(3) 63 16 75 
Y Lu (TPE) d H Zeballos (ARG) 75 64 63
M Fish (USA) d B Tomic (AUS) 63 76(8) 62
I Bozoljac (SRB) d N Massu (CHI) 76(3) 36 63 76(7)
T Gabashvili (RUS) d R Delgado (PAR) 26 64 64 62
V Troicki (SRB) d I Kunitsyn (RUS) 63 64 61
T Dent (USA) d J Chela (ARG) 63 67(2) 76(3) 75
M Llodra (FRA) d J Witten (USA) 64 64 67(5) 63
K Beck (SVK) d S Ventura (ESP) 63 61 46 62
D Brands (GER) d I Andreev (RUS) 76(5) 76(4) 75
E Korolev (KAZ) d E Schwank (ARG) 61 76(8) 46 62
R Schuettler (GER) d D Tursunov (RUS) 62 62 63
B Becker (GER) d R Sweeting (USA) 57 62 62 64
B Evans (USA) d J Galung (NED) 63 76(12) 63
A Clement (FRA) d J Tipsarevic (SRB) 63 36 64 75
R Berankis (LTU) d C Ball (AUS) 62 60 36 76(5)
M Ilhan (TUR) d M Daniel (BRA) 67(4) 46 62 63 61

(2) V Williams (USA) d. R de los Ríos (PAR) 63 62
(4) J Jankovic (SRB) d. (WC) L Robson (GBR) 63 76(5)
V Dushevina (RUS) d. (5) F Schiavone (ITA) 67(0) 75 61
(8) K Clijsters (BEL) d. M Elena Camerin (ITA) 60 63
(11) M Bartoli (FRA) d. J Goerges (GER) 64 63
(12) N Petrova (RUS) d. T Malek (GER) 64 63
(13) S Peer (ISR) d. A Ivanovic (SRB) 63 64
(15) Y Wickmayer (BEL) d. (WC) A Riske (USA) 64 57 63
(17) J Henin (BEL) d. A Sevastova (LAT) 64 63
(21) V Zvonareva (RUS) d. (Q) N Llagostera Vives (ESP) 64 61
(26) Aa Kleybanova (RUS) d. S Zahlavova (CZE) 62 63
(27) M Kirilenko (RUS) d. S Voegele (SUI) 26 64 75
(28) A Bondarenko (UKR) d. (WC) K O'Brien (GBR) 63 67(10) 64
(30) Y Shvedova (KAZ) d. P Hercog (SLO) 61 64
(33) M Oudin (USA) d. A-L Groenefeld (GER) 63 60
(Q) G Arn (HUN) d. (34) K Bondarenko (UKR) 76(1) 36 63
A Kerber (GER) d. S Mirza (IND) 64 61
K Flipkens (BEL) d. (LL) S Dubois (CAN) 64 64
A Wozniak (CAN) d. (Q) E Daniilidou (GRE) 75 75
Ea Makarova (RUS) d. A Szavay (HUN) 64 76(2)
R Kulikova (RUS) d. (WC) M South (GBR) 61 62
K Barrois (GER) d. M Koryttseva (UKR) 63 64
P Martic (CRO) d. E Baltacha (GBR) 26 75 63
T Pironkova (BUL) d. A Lapushchenkova (RUS) 60 76(7)
C Yung-Jan (TPE) d. P Schnyder (SUI) 60 62
A Kudryavtseva (RUS) d. S Arvidsson (SWE) 64 61
J Groth (AUS) d. R Voracova (CZE) 64 63
A Molik (AUS) d. Z Kucova (SVK) 62 75
V Lepchenko (USA) d. L Hradecka (CZE) 64 75
K Sprem (CRO) d. (Q) B Mattek-Sands (USA) 63 64
(Q) S Perry (USA) d. (Q) A Yakimova (BLR) 62 46 97
(Q) A Hlavackova (CZE) d. (WC) N Lertcheewakarn (THA) 63 62

Read more...

21 Haziran 2010 Pazartesi

kendisi göremedi ama...

Bir insanın en çok isteyebileceği doğaüstü güçlerden biri de geleceği görebilmektir şüphesiz ki. İngiltere'de bir adam, Nicholas Newlife, 2003 yılında izlenip de etkilendiği genç bir sporcu adına bahis oynadı. Newlife'a göre genç İsviçreli tenisçi Roger Federer 2020'ye kadar yedi kez Wimbledon şampiyonu olup rekor kıracaktı. Yatırdığı 1.520 sterline karşılık 66 katını yani 101.840 strelini kasasına koyacak olan Nicholas Newlife yeni hayatına başlayacaktı. Ancak 2009 şubatında, 69 yaşında hayatını kaybettiğinde Roger Federer, Wimbledon kupasını beş kere kaldırmıştı bile. Newlife bütün bahis haklarını bir hayır kurumu olan Oxfam'a bağışladı ölmeden önce. Cömert adamın oynadığı tek bahis bu değildi. Federer'in 2020'den önce 14 Grand Slam şampiyonluğu yaşayacağaına 250 strelinlik bahis oynayan Newlife, bunu da göremedi ama Oxfam'a 16.750 sterlin kazandırdı. Dün başlayan Wimbledon tenis şampiyonasında İsviçreli dünya 2 numarası iki hafta sonunda tekrar şampiyon olmayı başarırsa Oxfam'ı çok mutlu edeceği kesin. "Bay Newlife'ın bu cömert hediyesi için çok müteşekkiriz ve Wimbledon'ı yakından takip edeceğiz" diyen yetkili Cathy Ferrier, mirasların, gelirlerinin yüzde 10'unu oluşturduğunu bu yüzden çok önemli bir yere sahip olduğunu da belirtiyor.

(Evet haber metni)

Read more...

20 Haziran 2010 Pazar

maç programı: wimbledon 2010 - gün 1

Wimbledon'da ilk günün programı:

Read more...

24. hafta ve şampiyonları

Sanarsın Stanley Kubrick çekmiş fotoğrafı

Justine Henin d. Andrea Petkovic 3-6/6-3/6-4

Juju'nun bu kupayı kaldırması bazı şeyleri ispatlaması açısından çok önemliydi. Finale gelene kadar tek bir set dahi kaybetmeyen Belçikalı, finalde ilk seti kaybedince Wimbledon'daki gibi olacak dedim. Ama kendileri ikinci seti aldı. Üçüncü sete hızlı giren Petkovic servis kırarak 3-0 öne geçse de Henin sonraki 7 oyunun altısını kazanmayı başararak üç yıl sonra (ara verdiği iki yılı saymazsak bir sene sonra) çim zeminde şampiyonluk yaşamış oldu. Nerede? Hertogenbosch'da.

Janko Federer'in kafasını Federer'in karşısına Federer'e benzeyerek çıkıp da şaşırtacakmış. Bu saçlar olmamış.

Sergiy Stakhovsky d. Janko Tipsarevic 6-3/6-0
Bu turnuvanın erkekler versiyonunda daha birkaç hafta önce "Ölmüş" dediğim Tipsarevic finale kadar yürürken finalde maçı sattığına dahi inanabilirsiniz. 1 saat bile dolmadan 6-3/6-0. Hani Federer'i yenecektik Wimbledon'da?


Ekaterina Makarova d. Victoria Azarenka 7-6/6-4
Eastbourne'de ise gülen elemelerden gelen Ekaterine Makarova oldu. Vika'nın bir sakatlığı vardı maç içerisinde ama müsabakadan sonraki basın toplantısında önemli bir şey olmadığını Wimbledon'da oynayacağını söyledi. Rus raket burada elemelerden gelip şampiyon olan ilk isim. 22 yaşındaki tenisçinin ilk kupası ayrıca WTA Tur'daki.

Michael Llodra d. Guillermo Garcia-Lopez 7-5/6-2
Erkeklerde ise Mauresmolu Michael Llodra'nın zaferi vardı. Finalde Guillermo Garcia-Lopez'i 7-5/6-2 ile geçti Fransız.

Read more...
yasal uyarı (disclaimer diyor yabancı insanlar)

bu blogdaki fotoğrafların yüzde 99.9'u http://sports.yahoo.com adresinden alınmaktadır.. tüm hakları reuters, ap ve getty images'e aittir.. sanırım.. bu blog tarafsız bir tenis blogu değildir.. sevdiğim tenis oyuncularını kayırırım.. ama sevmediklerime hakaret etmem.. siz de etmeyin, çok ayıp.. yorum yazarken öyle tek cümlelik "saldır federer, vur kır nadal" tarzı yorumlarınızı yayınlamayacağımı göz önünde bulundurun.. merak ettiklerinizi ya da içinde cidden yorum bulunan yorumlarınızı göndermekten çekinmeyin.. tenisi sevelim.. boş alanlara kort dikelim.. teşekkürler..

ben olsam firefox 3küsür ve en az 1152x864 çözünürlükte dolanırım buralarda..

GÖRÜŞ VE ÖNERİLER

  © Blogger templates The Professional Template by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP