1 Ağustos 2010 Pazar

istanbul cup 2010: finalde iki rus

İstanbul. Eminim ki bu şehrin altında bir çark var. Benjamin Linus bu çarkı çevirdi ve koskoca şehir ekvatora yakın bir yere konuşlandı. Leş gibi nemli ve sıcak bir havada İstanbul Cup altıncı gününü bitirdi. Yarı finale kalan tenisçiler sevinsinler mi üzülsünler mi bilemiyorlar tabi. 40+ derece sıcaklığın altında öğlenin üçünde Anastasia Pavlyuchenkova ile Jarmila Groth finaldeki ilk koltuğu kapabilmek için mücadeleye başladılar.

Öncelikle şunu belirteyim. Kortun içerisine, baselinedan fileye kadar mayın döşeliydi. Ya da iki oyuncuya da öyle dediler. Zira maçta file önü oyunu yoktu. Yani saysanız bir elin parmaklarını geçmez voleye gelip de puan alma denemelerinin sayısı. Drop-shot sayısı ise 3 ve hepsi Nastya'dandı.

Tamamen baseline mücadelesi şeklinde geçen müsabakada Jarmila Groth kesinlikle daha iyi oynayan taraftı. ENKA'da çalışmalarını sürdüren Groth'un servislerine hayran kaldım. Kesinlikle temel olarak kusursuz ve hızı 180-190lardan aşağıya inmedi kolay kolay. BUna karşın Pavluçenkova'nın servisleri ise gerçekten berbattı. İlk gün rüzgarı falan bahane etti ama bugün tek bir esinti bile yoktu. Ve çok kötü serivs attı Rus raket. O cüsseyle iyi servis atsa zaten Venus falan hikaye kalır.

Groth servislerinin dışında baseline gerisinden de çok iyi dövdü topları. Topu erken alıyor ve rakibine zaman tanımıyor poazisyon alması için. Kaç tane return ace yaptı sayamadım. İlk sette servis kırma olmadı. Tie-break ile Nastya seti kazandı. İkinci sette Groth baskın olmayı başardı. iki kez servis kırdı. 6-2 kazandı.

Üçüncü sette bir an karakolda bitecek sandım maç. İkinci setin arından tuvalet molası için içeri girdi Anastasia. Groth da 10 dakikanın dolmasına yakın kalktı koltuğundan. Ancak Rus raket geç geldi. Sonra bir de koçunu çağırdı. Groth ayakta kalakaldı öylece. Koçuyla konuştu, gripini değiştirdi. Ama kurallar dahilinde hepsi. Groth önceden kalkmamalıydı. Kalkınca da oturmayı yediremedi, öyle yaslanıp izledi etrafı. Neyse sonunda set başladı.

Pavluçenkova dördüncü oyunda iki kez servis kırma şansı yakaladı. Harika servislerle bunları çevirdi Groth. Ardından çizgiye yakın düşen bir topta tekrar servis kırma şansı yakaladı Rus raket. Groth burada hakeme itiraz etti ama sonuç değişmeyecekti tabii ki. Servisi kırdı Nastya 3-1 öne geçti. Fakat hop, bizim ufaklık geri kırdı.

Setin başında Anastasia'nın kötü servislerine agresif return yapmaya çalışan Jarkka'nın topları filede kaldı hep. 3-3'ten sonra onlar da düzelmeye başladı. Dokuzuncu oyunda servis kırmayı başarınca Avustralyalı, "Maç bitti" dedik. Maç için servis kullandı ama ben Pavluçenkova'yı boşuna turnuvanın favorisi göstermemiştim. Tutundu servis kırarak 19 yaşındaki Rus raket. Ve sonraki iki oyunu da alarak finale yükseldi.

Groth ise Pavluçenkova'nın çirkefliklerine rağmen filede elini sıktı. Nastya'yı severim yine de. Bu kadar çirkef olabileceğini bilmiyordum. Mesela filedeki Groth'un üzerine iki tane top attı. Özür dilemedi. Groth dik dik baktı. Bu kadar stresli bir maçtan sonra Groth gözyaşlarını tutamadı. Maç bitti ben yemek yedim geldim, hala WTA Ofisinde şiş gözlerle oturuyodu. Üzüldüm.

Günün ikinci maçında Petkovic ile Vesnina karşılaştı. İlk seti Petkovic ışık hızıyla 6-1 aldı. İkinci seti ışık hızıyla 6-0 kaybetti. Fakat bir rahatsızlığı vardı Alman raketin. Tansiyonunu ölçtürdü. Üçüncü setten önce içeriye gitti. Bomba gibi döndü. 3-0 öne geçti son sette. Fakat ne olduysa bir anda şalteri kapattı. Beş oyun üst üste verdi. Ama biraz da bizim gazımızla tie-break'e götürmeyi başardı seti. Burada çok kötü bir tie-break oynayarak elendi. Nazar değidirdiler bence kıza.

Finalin adı Pavluçenkova-Vesnina. Rus derbisi. Bugün saat 17.00'da.

2 yorum:

Russell 1 Ağustos 2010 16:41  

vesnina berbat oynadı. 5-3'ten sonra adım atamayan petkovic, sadece durduğu yerden toplara abanarak tiebreak'e götürdü maçı. pavluçenkova karşısında hiç şansı yok bence, geçen seneki gibi hızlı bir final bizleri bekler.

Russell 2 Ağustos 2010 04:22  

10 numara tahmin yapmışım, evet.

yasal uyarı (disclaimer diyor yabancı insanlar)

bu blogdaki fotoğrafların yüzde 99.9'u http://sports.yahoo.com adresinden alınmaktadır.. tüm hakları reuters, ap ve getty images'e aittir.. sanırım.. bu blog tarafsız bir tenis blogu değildir.. sevdiğim tenis oyuncularını kayırırım.. ama sevmediklerime hakaret etmem.. siz de etmeyin, çok ayıp.. yorum yazarken öyle tek cümlelik "saldır federer, vur kır nadal" tarzı yorumlarınızı yayınlamayacağımı göz önünde bulundurun.. merak ettiklerinizi ya da içinde cidden yorum bulunan yorumlarınızı göndermekten çekinmeyin.. tenisi sevelim.. boş alanlara kort dikelim.. teşekkürler..

ben olsam firefox 3küsür ve en az 1152x864 çözünürlükte dolanırım buralarda..

GÖRÜŞ VE ÖNERİLER

  © Blogger templates The Professional Template by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP