beş sene sonra clijsters yine zirvede

Tenis camiası yasta. Artık bikbiklenecek pek konuları kalmadı. "Hak etmiyoooooor, hak etmiyoooor, alın o şıllığııı bir numaraaadan" diye diye en sonunda zirve değişti. "Demek ki hak etmiyormuş eküri eküri" diye güleceklere buradan cevabım, "Demek ki dört aylığına hak ediyormuş" olacak.

Neyse yakışmak konusuna gelince evet Kim Anne daha çok yakışacaktı zirveye. 1 numara olması özellikle de ikinci kariyerinde bunu başarması muazzam.

İlk olarak 2003 yılında 1 numaraya çıkmıştı. Son olarak da 2006'nın başında oturmuştu. Kim Clijsters'ın sanırım tek eksiği yılı hiç 1 numarada bitirememiş olması. Wozniacki bile bitirdi geçen sene, böyle bir numara mı olur ihbin ihbin... Bir tenisçinin bir numaradan düştükten sonra tekrar bir numaraya çıkana kadar arada geçen uzun süre 265 hafta ile Serena Williams'a ait. 256 ile Clijsters yaklaştı buna.

Bunu da âşıklar şehri Paris'te başarması negzel oldu aslında. Dokic'i rahatça geçerek yarı finale ve 1 numaraya ulaştı. Maçta ilk üç oyunu kaybeden Belçikalı sonraki 12 oyunu kazandı. Kızdırmayın Kim'i. Yarı finaldeki rakibi Kaia Kanepi oldu. Cibulkova da artimik kalp gibi arkadaş.

Tablonun altında ise Kvitova, Wickmayer'i yendi. Kvitova gibi düz ve ağır bir oyuncunun nasıl böyle istikrarlı olabildiğini ve kazandığını çözebilmiş değilim. Çoğunlukla benim üzerine gittiğim, şişiriliyor dediğim tenisçiler istikrar yakalıyor. Neyse, Mattek-Sands ise Petkovic'i yendi. İlginç tişört ve çorapları bir gün daha göreceğiz demek ki.