üç adım atlamacı del potro
484...(biiiir)...298...(ikiiiiii)...166...(üüüüç)...89.......?
"Şu an mutluyum. Öyle durmuyorum ama mutluyum. Mutluyum diyorum. La bas git döverim"
Steve Tignor bugünkü yazısında Federerci olsun, Nadalcı olsun, Djokovicci olsun, tinerci olsun, şakacı olsun, gözlüklü olsun, usta şirin olsun neredeyse herkesin del Potro'nun başarılı olmasını istediğinden bahsetti ki bu bence de bir gerçek.
Ama esas soru neden böyle olduğu. Kendi adıma Delpo'yu seviyorum çünkü bir nevi elimde büyüdü. Çünkü bu çocuk iyi olacak dedim ve oldu. Bir nevi ego tatmini benim için. Ve benim egom var, kocaman, maalesef. Onu geçelim.
Maçlarda yüreğini ortaya koyması. Yerlerde sürünen Arjantin tenisini, bir ekolü (o ekolün özellikleri ile olmasa da) yeniden diriltecek güce sahip olması. 2008'te yakaladığı o ivme. Federer karşısında 2009 RG ve Amerika Açık'taki oyunu. Maç içerisinde tek bir vuruşla rüzgarı arkasına alması.
Kendi adıma bunlar. Benim için Djokovic'ten hemen sonra geliyor bu nedenlerle. Gulbis mesela, onun allah belas...
Keyfimizi kaçırmayalım. Delray Beach'teki şampiyonluğu 2009 Amerika Açık'tan bu yana ilk zaferi. Ve set kaybetmeden kazandı. İlk sette 4-1 geriye düşmesine rağmen döndü, geldi, kazandı. Bir ay önce 400lerde olan adam şimdi ilk 100'de. 89 numara! Adam uçuyor beyler!
0 yorum:
Yorum Gönder