14 Eylül 2009 Pazartesi

s williams'a daha büyük ceza yolda


11 grand slam kazanmış bir tenisçinin asla yapmaması gereken ve yapmayacağı bir hata yaptı serena williams iki akşam önce.. ayak hatasından bahsetmiyorum tabi ki.. ne kadar hatalı olursa olsun, ne kadar yanlış bir karar vermiş olursa olsun sadece görevini yapmaya çalışan birine 23 bin + on milyonlarca insanın gözleri önünde sanki bir tiyatro oyununda tirat yapan bir oyuncu gibi tehditler savurup maçtaki berbat oyununun hırsını ondan çıkartması asla kabul edilemez, etik olmayan ve dediğim gibi 11 grand slam şampiyonluğu yaşamış birine yakışmayan bir haraketti..

önce kendimizi serena'nın yerine koyalım.. çok başarılı bir tenis kariyeri, bu sene grand slamlerde güzel performans göstermiş ancak dünya 1 numarasında değil.. bu yüzden bir çok sivri açıklamada bulunmuş, "asıl dünya 1 numarası benim" temalı demeçler vermiş bir tenisçi.. kendi seyircisi önünde finale çıkarak, kupayı kaldırarak o, hak ettiğini sandığı 1 numara titrine erişmek için yanıp tutuşuyor.. yarı finaldeki rakibi ise tenisi iki sene önce bıraktığını açıklamış.. arada çocuk doğurmuş.. daha önceki karşılaşmalarında sadece 1 kez yenilmiş olduğu rakibini yenmesi lazım ki haklı olduğu kanıtlansın..

fakat ilk seti kaybediyor, ikinci sette geriye düşüyor ve maçın en kritik anında servisi kullanırken arka çizgideki hakemden bir ses geliyor.. "hata!"
bu hata ile 2 kez maç sayısı koruması gereken serena williams'ta zaten maçtan önce iyice gerilmiş olan ve maç içerisinde de yenik duruma düşmesiyle iyice gerilen bünye en sonunda patlıyor.. beyin artık mantıklı düşünme şalterini kapatıyor ve gerisini biliyorsunuz..


şimdi kendimizi çizgi hakemi yerine koyalım.. maçın en kritik yerinde oyuncunun ayak hatası yaptığını söylüyorsun ki büyük ihtimalle yanlış bir karar ama izlediğim açıdan hiçbir şey anlaşılmadığı için bir şey diyemiyorum.. işte o kadar belirsiz bir pozisyonda, o kadar amerikalı'nın içinde nasıl bir cesarettir o, nasıl bir motivasyondur orayı anlamadım bir kere.. fakat ondan sonrası çok dramatik.. dünyanın en iyi kadın tenisçilerindne biri olarak sayılan biri geliyor ve başlıyor saymaya.. o sırada aklından geçenler "acaba cidden yapmadı mı?", "yanlış mı gördüm?", "keşke söylemeseydim".. çünkü o da emin değil şu vakitten sonra verdiği karardan.. serena williams kendisine bağırırken sınıfta öğretmeni tarafından yerin dibine sokulan talebe sıfatıyla bakıyor etrafına.. serena "senin ağzını kırırım" diyor.. belki annesi/babası bile bu kıza küçükken tek bir kötü laf etmemiş.. ama o işini yapmaya çalışırken bir anda gergin bir tenisçinin boşalma tahtası oluyor.. ben bu durumu kaldıramaz gider çakardım iki tane ağzına..

ama o yapmıyor zira serena tek eliyle onu arthur ashe'in dışına gönderebilecek güçte.. zaten asıl neden o değil.. o, yerinden kalkıp sandalye hakemine bile şikayet edemiyor.. zira kararından çok şüpheli ve hata yaptığını düşünüyor.. ancak sandalye hakemi "gel yavrucum, ne dedi o kötü kadın sana? küfür mü etti" diyince "fitifitifiti" koşuyor hakemin yanına.. anlatıyor durumu.. yetkililer geliyor..

o yetkililer dün toplandı ve verilecek maksimum para cezasını verdiler serena williams'a: 10 bin dolar.. artı raketini kırdığı için de 500 dolar.. etti mi sana 10,500 dolar! eyvah fakir serena bu parayı nasıl ödesin? ancak kapı açık.. serena'ya daha büyük cezalar gelebilir.. örneğin bu turnuvada şimdiye kadar kazandığı bütün paraya el koyulabilir ki bu 455 bin dolarlık bir meblağ..

açılan soruşturmada serena williams'ın büyük bir suç işlemiş olduğu kararı çıkarsa tenisçinin 2010 amerika açık'tan ihracı bile söz konusu.. bu, tenis tarihinde daha önce yaşandı.. 95'te jeff tarango haksız olduğunu düşündüğü bir karar yüzünden wimbledon'da kortu terk etti ve ertesi sene televizyondan izledi turnuvayı..

williams olay üzerine şunları diyor: “benim insan olduğumu anlayan taraftarlara çok teşekkür ediyorum."

duygularını kontrol edememek mi yoksa hatalı olduğunu düşündüğün birine o kadar insan önünde hakaret etmek mi insalık tartışmasına girmeyeceğim.. fakat hala bu kadından özür dilememiş olması kendi yapmış olduğu hatayı affedilemez kılıyor.. bu kadar ego bir yerden sonra patlar ve kendisine zarar verir.. veriyor da..

bu akşamüstü çiftler finali var serena ve venus'ün.. dünkü antremana çıkmamış serena.. bakalım bu akşamki maçta onu görebilecek miyiz...

4 yorum:

aliye 14 Eylül 2009 14:55  

eninde sonunda özür dileyecek, dilettirecekler..ya da çekip gidecek bu diyardan..

Spooky 14 Eylül 2009 19:05  

ya men etsinler tenisten filan. üzülmem

K. A. 14 Eylül 2009 19:22  

twitter'da diledi. basın açıklaması da yapar yakında her hâlde.

Unknown 15 Eylül 2009 13:45  

hak ettiğini sandığı ne demek?gayette hak ediyor.dinara safina mı hak ediyor yani birinciliği?!one minute!
serena zengin değil mi ya en çok kazanan bayan tenisçi,ödesin gitsin.2010 us open'dan ihraç falan edilmesin ya.o zamana justine de dönmüş olur iki yıldız kol kola izleriz.clijsters ve sharapova'yı da ekleriz :))

yasal uyarı (disclaimer diyor yabancı insanlar)

bu blogdaki fotoğrafların yüzde 99.9'u http://sports.yahoo.com adresinden alınmaktadır.. tüm hakları reuters, ap ve getty images'e aittir.. sanırım.. bu blog tarafsız bir tenis blogu değildir.. sevdiğim tenis oyuncularını kayırırım.. ama sevmediklerime hakaret etmem.. siz de etmeyin, çok ayıp.. yorum yazarken öyle tek cümlelik "saldır federer, vur kır nadal" tarzı yorumlarınızı yayınlamayacağımı göz önünde bulundurun.. merak ettiklerinizi ya da içinde cidden yorum bulunan yorumlarınızı göndermekten çekinmeyin.. tenisi sevelim.. boş alanlara kort dikelim.. teşekkürler..

ben olsam firefox 3küsür ve en az 1152x864 çözünürlükte dolanırım buralarda..

GÖRÜŞ VE ÖNERİLER

  © Blogger templates The Professional Template by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP