murray'nin şaşırtamaması şaşırtmadı
Adrenalin konsantrasyonu yavaş yavaş dağıldığında, beyne çekilen koruyucu perde ortadan kalktığında ve düşünme-sorgulama eylemi işin içine karışınca, içinde bulunduğunuz durumun azameti ve ciddiyeti karşısında duyduğunuz şaşkınlık sizi oraya gömecektir.
Daha değişik bir benzetme ile, anestezi altında bir açık kalp ameliyatına giren hastamız Andy Murray ameliyatın ortasında bir anda ayılınca tüm planlar alt üst oldu. Bunu tetikleyen şey ise yine Murray'nin basit hatalarıydı.
Burada 19 maçtır kazanan, son şampiyon, dünya 1 numarası (en azından şimdilik kağıt üstünde), 10 Grand Slam sahibi Rafa Nadal karşısında, onunla başa baş mücadele ederek başladı Murray. Normal bir Grand Slam olsa bunda bir sorun yok. Ancak burası Wimbledon. Alayına gitmese de alay ediyorlar. Basın onunla dalga geçiyor, Britanyalılar seviyor ama severken öldürüyor, annesi dominant, bütün bunlar birleşince Londra'nın yeşil kortları ona evi olmaktan çok uzakta.
Murray bu yüzden Amerika'da ve Avustralya'da final görebiliyor. Murray bu yüzden Londra dışında büyük adamlarla büyük bir adammış gibi oynayabiliyor. Ama iş evinin arka bahçesine geldiğinde beklentiler onun en büyük katili oluyor.
İlk seti servis kırarak kazanmasının etkisi gözünün önüne çektiği perdenin aralanması oldu. Perdeyi açan ise ikinci setin üçüncü oyunundaki hatasıydı. 15-30 öndeyken boş korta kaçırdığı vuruş onu hem servis kırmaktan hem de sallantıdaki kendine güveninden etti. Bundan sonra arka arkaya çok basit hatalar gelince bir sonraki oyunda Nadal'a da servis kırmak düştü. Nadal aptal değil tabii ki. Oyununu yükseltti o da, Murray'nin üzerine gitti. Sonrası çorap söküğü gibi geldi. İskoç'un arada direnme emaresi göstermesi ise avcısının altında debelenen bir geyiğin beyhude çabalarından başka bir şey olamadı.
İspanyol raket maçtan sonra Murray'nin ilk sette ve ikinci setin başında mükemmele yakın oynadığını bu yüzden atak yapmak için "uygun zamanı beklediğini" söyledi. O uygun zaman işte yukarıdaki 4-5 puanlık süreçti.
Nadal burada üst üste beşinci finaline ulaştı. Üst üste üçüncü şampiyonluğunu arıyor. Onu 1 numaradan indiren adam ile oynayacak olması bu maçın bir başka güzelliği. Murray ise kaybettiği dördüncü yarı finalden sonra artık resmi olarak Henman'ın bir tık üstüdür. Bu kadar yetenekli bir çocuğun psikolojik etmenler yüzünden bir başarı elde edemeden düşmemesi gerekir.
0 yorum:
Yorum Gönder